Kamu-İş Başkanı Ahmet Serdaroğlu, sendikalı olan bir grubun TİS hakkı doğduğunu belirterek, 5 aydır mücadele eden hademelerin emeklerinin karşılığını istediğini kaydetti.
Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu’na seslenen Serdaroğlu, “Sen pabuçlarını bırakmak istemiyorsun ama ben pabuçlarımı bırakıyorum sana… Bu emekçi için benim pabuçlarım sana helal olsun, feda olsun” diyerek, bir çift pabucu Meclis bahçesine bıraktı.
Bütün okullarda genel greve gitmek için hazırlık yapacaklarını belirten Serdaroğlu, Cuma gününe kadar hükümete süre tanıdı.
Eylemde, “Biz Köle Değiliz”, “Toplu İş Sözleşmesi Hakkımız, Yasal Hakkımızı İstiyoruz”, “Ne Haklarımızdan Ne De Sendikamızdan Vazgeçmeyeceğiz”, “Ne Ezilen Ne Ezen İnsanca, Hakça Bir Düzen” yazılı pankartlar açıldı.
“Birlik, Mücadele, Dayanışma”, “Susma Sustukça Sıra Sana Gelecek”, “Sendika Nerede Biz Oradayız”, “Direne Direne Kazanacağız” sloganlarının atıldığı eyleme, Kamu-İş’te örgütlü bazı kadrolu hademeler de destek verdi.
-Serdaroğlu
Kamu-İş Başkanı Ahmet Serdaroğlu eylemde yaptığı konuşmada, “yeni yasaya göre sendikalı olanların işten durdurulduğunu ve yerine şirket çalışanı olanların işe alındığını” ileri sürerek, grev ilan edilen okullara işçi alımı yapıldığını iddia etti. Buna, Bakan Çavuşoğlu’nun karar verdiğini öne süren Serdaroğlu, “Böyle bir yasa geçti mi?” diye sordu.
Toplu iş sözleşmesindeki yasanın ihlal edildiğini savunan Serdaroğlu, grev ilan edildiği tarihten itibaren işverenin hiçbir şekilde istihdam yapamayacağını kaydetti.
Memleketin, istense de istenmese de yasalarla yönetileceğini kaydeden Ahmet Serdaroğlu, yürütmenin, yasaların üzerinde olamayacağını söyledi. “Yasalarımız ne diyorsa o olsun” diyen Serdaroğlu, hep sağduyulu olduklarını, Bakan Çavuşoğlu’ndan da sağduyulu olmasını beklediklerini vurguladı.
Sendikal ve TİS hakkının görmezden gelindiğini öne süren Serdaroğlu, “Hak, hukuk, adalet tanımaz oldular” iddiasında bulundu.
-“Ben bu insanlar için pabuç bırakmaya hazırım”
Bakan Çavuşoğlu’nun, “Sendikalı olup da TİS hakkı için masaya oturmak sendikaya pabuç bırakmak demekmiş” dediğini savunan Serdaroğlu, “Sayın Bakanım, sen pabuçlarını bırakmak istemiyorsun ama hadi yasalara uyasın diye ben sana bir jest yapıyorum, ben pabuçlarımı bırakıyorum sana Sayın Bakan… Seni yasalara uymaya davet ediyorum. Ben bu insanlar için pabuç bırakmaya hazırım. Bu emekçi için benim pabuçlarım sana helal olsun, feda olsun” diyerek, bir çift pabucu Meclis bahçesine bıraktı.
“Koltukta oturmayı biliyorlar ama masaya oturmayı bilmiyorlar” diye konuşan Ahmet Serdaroğlu, Kamu-İş’te örgütlü bazı kadrolu hademelerin de eylem destek verdiğini belirterek, katkıları nedeniyle teşekkür etti.
Mali protokolde, “Toplu iş sözleşmeleri uzamayacak” maddesi olduğunu ileri süren Serdaroğlu, Aralık ayında sözleşme bittiğinde hep birlikte Meclis önünde olacaklarını kaydetti.
-“Artık taşeron yok”
Milli Eğitim Bakanlığı’nda taşeron hizmetleri diye bir hizmet olmadığını çünkü taşeron işçilerin Kamu-İş’e katıldığını ifade eden Serdaroğlu, grev nedeniyle tüm okullara şirket elemanları alınarak, grev kırıcılığı yapıldığını iddia ederek, polisin buna müsaade etmemesi gerektiğini kaydetti.
Söz konusu şirketin temizlik değil inşaat danışma şirketi olduğunu da öne süren Kamu-İş Başkanı Serdaroğlu, Başbakan’a, Milli Eğitim Bakanı’nı görevden alması için çağrı yaptı.
Hademelerin 5 aydır evlerine ekmek götüremediğini dile getiren Serdaroğlu, Eğitim Bakanlığı tarafından göreve çağrılan hademelerin yaklaşık bir buçuk aydır okullarda çalıştığını ancak maaş alamadığını kaydetti. Serdaroğlu, okullar gezilerek, şirkete imza atan hademelere maaş verileceğinin söylendiğini de iddia etti.
-“Genel greve gitmek için hazırlık yapacağız”
Hükümete seslenen Serdaroğlu, bütün okullarda genel greve gitmek için yarın Yönetim Kurulunu toplayıp, danışacağını söyledi. Genel grev için hazırlık yapacaklarını dile getiren Serdaroğlu, Cuma gününe kadar hükümete süre tanıdı.
Grev kararına uyan kadrolu hademelerin tehdit edildiğini de ileri süren ve bunu eleştiren Serdaroğlu, “Bu koltuklardaki varlık sebebiniz biziz” dedi.
Serdaroğlu’nun konuşmasının ardından eylemciler oturma eylemi yaptı. Bu sırada Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman ve CTP’li vekiller eylemcilerin yanına gelerek, destek belirtti.
-Erhürman: “Çektiğiniz sıkıntıların farkındayız, yalnız değilsiniz”
Erhürman yaptığı konuşmada, hademelerin sıkıntılarını yakından takip ettiklerini belirterek, okullardaki hademeler ve hastanelerdeki temizlik işçilerinin özel sektörden bir taşeron şirkete bağlı olarak kamu hizmeti veren bir yerde çalıştığını anlattı.
Devletin, “Beni ilgilendirmez kamu hizmetini kimin verdiği, ben şirkete veririm kimi isterse çalıştırır, kimi isterse durdurur, sendikalı ise çalıştırmaması da tercihimdir” gibi yaklaşımlarda bulunamayacağını kaydeden Erhürman, “Bu devlet denilen aygıtı bilmemenin, tanımamanın en açık göstergesidir” şeklinde konuştu.
Tanımama kelimesini “bilmeme” ve “umurunda olmama” olarak iki anlamda kullandığını kaydeden Erhürman, bugüne kadarki tavrın bunu çok açık şekilde ortaya koyduğunu söyledi.
Tufan Erhürman, sendikalaşma, TİS ve grev haklarının Anayasal hak olduğunu dile getirerek “Devlet dediğiniz şey Anayasa’da yer alan haklardır” diye konuştu.
Dertlerinin, bu memlekette yaşayan, emeğini satarak geçinmeye çalışan her insanın, insan onuruna yaraşır bir hayat sürmesi olduğunu belirten Erhürman, Meclis'teki açılış konuşmalarında bu konuyu gündeme getireceklerini söyledi. Erhürman, “Çektiğiniz sıkıntıların farkındayız, yalnız değilsiniz” dedi.
Halkın Partisi Milletvekilleri Ayşegül Baybars ve Jale Refik Rogers da, eylemcilerin yanına gelerek, destek belirtti.